Okumaya başlamadan taca atıyor aslında, hikâyenin on dokuz saniyeyle ilişkisi yirmi saniyeyle ilişkisi kadar çünkü neler oluyor, metroda yolculuk eden ...

Gustave Flaubert yazmadan önce rastgele bir şeyler okurmuş, Birsel de çekmiş kitabı, Puşkin'in başına oturmuş. Erzurum yolculuğu, Osmanlı-Rus savaşı, genç ...

Ânın lirik genişletimlerinden, bireyin iç dünyasının dış dünyasıyla tokuşmasından falan filan, öyle öyküler. Algı, alımlama, yorumlama koşar anlatıcının yardımına, gözler ...

Bol twist, komünizmin dank diye indirdiği perdenin altında kalanlar, sürekli değişen odak. Kadare'den sağlam roman, hem dönemin nabzını güpleten hem ...

Orta-üst sınıfın İstanbul serüvenlerinde rastlanacaklar listesi: köşk, keşfedilecek bahçe, tatlış komşular, reçel, yazlık, kışlık, otomobil (opsiyonel). Geçtiğimiz yüzyılın ortalarında bunlar ...

Akıl tutulması mı ne, arka kapakta hikâyenin sonlarına doğru gerçekleşen mühim olayı çot diye anlatmışlar, romanın yüzeysel olarak öylece özetlenebileceğini ...

Günel bu metni yazmaya 1973'te başlamış, 1974, 1976, 1978 ibarelerinden anlıyoruz ki beş yıl içinde başka metinlerle uğraşmış, ara ara ...

Soru işaretleriyle doldurdum kitabı, benden sonra okuyacak kişi kesin küfreder. "Yakup"ta şuralarda mesela, bazı insanların ölmemesi gerektiğini söylüyor anlatıcı, sonra ...

Romanımız vallahi vardır, var mı yok mu diye tartışılırken dahi vardı, ne ki çılgın kalabalıktan uzaktaydı. Kalabalık ortalamaydı, ortalama olan ...

Fan-made işler vardır, uğraşılmışsa tatmin eder ama iyisine rastlamak zordur. Şuna bakalım, Amerikalılar yine avanak avanak savaşıyorlar, sonra öyle bir yiğitle ...